Facebook ve Twitter siyasi reklam yayınları ile ilgili önlem aldı. Şirketler, siyasi reklam yapan ve bunun bedelini ödeyen kişi veya kuruluşların bilgilerinin görülmesini talep etmeye başladı.
Facebook ve Twitter Siyasi Reklam Konusunda Dikkatli
Dünyanın en önemli sosyal paylaşım siteleri milyonlarca kullanıcıya sahip. Hal böyle olunca da kullanıcıların fikir ve düşüncelerini özgürce sergiledikleri platformlara dönüşmeleri de kaçınılmaz.
Özellikle seçim dönemlerinde hem kişilerin hem de siyasi partilerin aktif olarak kullandıkları platformlara dönüşen bu mecralar, bazı önlemleri de almak zorunda kalıyor.
Önemli adımlara imza atan sitelerin başında Facebook ve Twitter geliyor. İki platform da Kasım ayında gerçekleştirilecek ABD Kongresi ara seçimlerinden önce siyasi reklamların daha şeffaf olması için bir dizi önlem aldı.
Reklamverenin Bilgisi Görülecek
Facebook konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Instagram ve Facebook üzerinden yapılan siyasi reklamlarda, reklamveren kişi veya kuruluşun bilgilerinin açıkça yer alacağının altını çizdi.
Ayrıca bilgilerde siyasi kampanyaların bütçesi, reklamı görenlerin yaşı, cinsiyeti, konumu gibi bilgilerin de yer alacağı kaydedildi.
Bir diğer dikkat çeken bilgi de verilen reklamların tam 7 yıl boyunca Facebook arşivinde saklanacak olması. Böylece dünyanın her yerinden bu arşivlere kolayca ulaşılabilecek.
Cambridge Analytica veri skandalının ABD seçimlerine etki ettiği ortaya çıktıktan sonra güvenlik önlemlerini en üst seviyeye çıkaran Facebook, ayrıca reklamverenin kimlik ve konum bilgilerinin de teyit edileceğinin altını çizdi.
Twitter Reklam için İspat İstiyor
Benzer bir açıklama da Twitter’dan geldi. Twitter, siyasi reklam verecek kişi veya kuruluşların kendilerini tanıtmalarını ve Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunduklarını ispatlamalarını istiyor.
Açıklamada yurtdışında yaşayan kişilerin ve yabancı uyrukluların, ABD’deki vatandaşlara yönelik siyasi reklam hedeflemesi yapamayacağının altı çizildi. Twitter, son derece sert şartlar koyuyor ve tüm bilgilerin birbiriyle uyumlu olmasını bekliyor.
Bakalım, bu önlemler olası bir skandalın patlak vermesini engelleyebilecek mi?
